Skip to main content

Çalışma Yaşamında Cinsiyet Eşitliğini Esas Alan Kurum Politikası’na Giriş

Yayın

Cinsiyet Eşitliği Politikaları Derneği çalışma yaşamında cinsiyet eşitliğinin sağlanması için kurumsal politikalar geliştirilmesine katkıda bulunmak amacıyla 2022 yılında kuruldu. Kuruluşunda, toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık, cinsel taciz ve şiddeti önleme alanlarında çalışan farklı kurumlardan kişiler yer aldı.

CEPD, sivil toplum kuruluşları, meslek örgütleri, platformlar, kamu kurumları ve özel sektöre kurumlarında cinsiyet eşitliğini hedefleyen bir politika ve cinsiyete dayalı ayrımcılık ve şiddeti önlemek üzere mekanizmalar oluşturmaları için danışmanlık yapıyor.

CEPD, ulusal ve uluslararası ilgili yasal düzenlemeleri (CEDAW, İstanbul Sözleşmesi, ILO 190, TCK, 6284 no’lu yasa)¹ dayanak olarak alıyor ve Türkiye’de toplumsal cinsiyet alanında çalışan örgütlerin deneyimlerinden yararlanıyor.

Çalışma yaşamında cinsiyet eşitliği nedir?

Çalışma yaşamında toplumsal cinsiyet eşitliği, cinsiyetinden bağımsız herkes için, işe ve mesleğe, fırsatlara, kaynaklara, karar alma mekanizmalarına eşit erişim; meslekte ilerleme, güvence, süreklilik, üretkenlikte eşitlik ve eşit işe eşit ücret, eşit muamele, eşit haklar, eşit mükafatlar anlamına gelir. Ayrımcı davranışlar, cinsel taciz ve şiddet eşitsiz çalışma yaşamının göstergeleridir.

Türkiye’de çalışma yaşamı, cinsiyet eşitsizliğinin en güçlü biçimde var olduğu temel alanlardan birisidir. Kadınların işgücüne katılım oranları on yıllar boyunca %25 seviyesinde kalmış, son yıllarda en fazla %30’lara kadar yükselmiştir. Kadınların işgücüne katılma ve işgücünde kalmaya dair yaşadıkları sorunlara neden olarak cinsiyetçi iş bölümünün yol açtığı karşılıksız bakım emeği yükü ile birlikte, çalışma yaşamında maruz kaldıkları ayrımcılık ve taciz gösterilebilir.

Çalışma yaşamında şiddet ve taciz,

  • “Maruz kalanın kişilik haklarının ihlalidir;
  • Çalışma hak ve özgürlüğünün ihlalidir;
  • Ayrımcılık yasağı veya eşitlik ilkesinin ihlalidir;
  • Çalışanların elverişli koşullarda/insan onuruna yakışır bir ortamda çalışma hakkının ihlalidir;
  • Çalışanların iş sağlığı ve güvenliğinin ihlalidir;
  • Çalışma barışının ihlalidir;
  • Kamu düzeninin ve güvenliğinin ihlalidir.”²

Çalışma yaşamında toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanabilmesi için kurumda mevcut durum gözden geçirilmeli, bu odakta bütünlüklü bir politika benimsenmeli ve uygulamaya konmalıdır. İstihdamda eşitliğin ve eşit fırsatların sağlanmasının ötesinde, çalışma yaşamının cinsiyete dayalı her türlü ayrımcılıktan ve şiddetten arındırılması hedeflenmelidir. Kurumlar, çalışma yaşamını bu yönde düzenleme konusunda sorumluluk almalı, kurum içi eğitimler düzenlemeli ve hak ihlaline maruz kalanların başvurabileceği kurum içi mekanizmalar oluşturmalıdır. Türkiye’de kurumların cinsiyete dayalı ayrımcılık ve şiddetle mücadelede şimdiye kadarki faaliyetleri çoğunlukla aile içi şiddete odaklanmıştır. Çalışma yaşamının toplumsal cinsiyet perspektifine dayalı bir biçimde eşit ve güvenli olması için kurumsal pratikler son yıllarda başlamıştır. Bugün Türkiye’de başta üniversiteler ve sivil toplum alanında olmak üzere birçok kurum politika belgesine sahiptir.

ILO 190 – Çalışma Yaşamında Şiddet ve Tacizin Ortadan Kaldırılmasına İlişkin Sözleşme nedir?

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) 2019’da çalışma yaşamında “Şiddet ve Tacizin Önlenmesi Sözleşmesi”³ni onaylamış ve bu alandaki ilk ve tek uluslararası nitelikte olan bu sözleşme 2021’de yürürlüğe girmiştir. Sözleşme, “çalışma yaşamı” kavramını kullanarak kapsamlı bir tarif yapıyor ve gönüllülük, stajyerlik dahil olmak üzere çalışma yaşamının tüm aşamalarını kapsamına alıyor. Sözleşme, çalışma yaşamını iş yerindeki mesai saatleri ile sınırlı tutmuyor; işe ulaşım, iş seyahatleri, iş toplantıları ve işle ilişkili sosyal faaliyetleri dahil ediyor ve dijital şiddet, ev içi şiddetin iş yaşamına etkisi de dahil olmak üzere, şiddet ve tacizin önlenmesini öngörüyor. Sözleşme şiddet ve tacizin fırsat eşitliğini engellediğini ve çalışma yaşamında şiddet ve tacize son vermek için toplumsal cinsiyete duyarlı bir yaklaşımın esas olduğunu da belirtiyor.

Cinsiyet eşitliğini esas alan ve cinsel taciz ve şiddetin önlenmesine yönelik kurum politikası nedir?

Bir kurumun, yönetici, çalışan, gönüllü, hizmet verilen vd. kurum sebebiyle iletişime geçen herkesi kapsayacak bir biçimde, bütünlüklü ele alınmış, uygulamaya geçirilmiş ve değerlendirilip güncellenen bir politikasının olması kurum politikasının varlığına işaret eder. Kurumlar, CEPD gibi bu alanda faaliyet gösteren kurumların deneyimlerinden yararlanarak, bünyelerinde gerçekçi ve sürdürülebilir bir politika üretebilirler. Bu politika bir tutum belgesi, çalışma yönergesi, önleyici faaliyetler ve planlar, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan fiiller meydana geldiğinde devreye girebilecek şikayet ve yaptırım mekanizması ve bu sürecin yönetilmesinden sorumlu bir ekibin varlığından oluşur. Kurum politikasını oluştururken en önemli yaklaşım, cezalandırıcı değil önleyici perspektife dayanarak çalışma yaşamında cinsiyet eşitliğini sağlama odağıyla hareket etmektir.

Cinsiyet eşitliğini bütüncül ele alan bir kurum politikası nasıl olur?

Toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve tacize dair risklerin tespit edilmesi:

Çalışanlar ve yönetimdekiler dahil herkes için

Kurum politikası geliştirilmesi ve bunun paylaşılması:

Toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve tacizi tanımlayan, bu alanda önleyici faaliyetler tasarlayan ve yaptırım mekanizmaları oluşturan bir politika

Bir başvuru mekanizması oluşturulması:

Toplumsal cinsiyet temelli şiddet ve tacizin güvenli biçimde bildirilmesini sağlayan, çalışanlar, hizmet alanlar için verimli kanalları hayata geçiren bir mekanizma

İşe alım ve çalışma kriterlerinin bu yaklaşımla güçlendirilmesi:

Eşit bir çalışma kültürü oluşturulması ve sürdürülmesi

Eğitimlerin verilmesi ve farkındalığın artırılması:

Toplumsal cinsiyet eşitliğine ve bunu ihlal eden fiillere ve bu konuda kurumun ve herkesin sorumluluğuna yönelik eğitimler

İş yerlerinin, çalışma ve hizmet alanlarının tasarımının iyileştirilmesi:

Çalışanlar ve hizmet alanlar için eşit, güvenli ve şiddetsiz alanların belirlenmesi

Düzenli bir izleme sürecinin yapılması:

Bu politikanın nasıl işlediğini ve nasıl iyileştirilebileceğini tespit etmek için düzenli bir izleme ve değerlendirme.

CEPD, toplumsal cinsiyet temelli ayrımcılık, cinsel taciz ve şiddetin önlenmesine yönelik kurum politikası oluşturma sürecinde size nasıl destek olabilir?

Cinsiyet Eşitliği Politikaları Derneği, kurum politikası geliştirmeyi hedefleyen kurumlara politika oluşturma, tutum belgesi yazma, mekanizma oluşturmalarında ve var olan mekanizmaları izleme/ değerlendirme süreçlerinde danışmanlık yapar. Kurumun iç yapısı, işleyişi ve çalışma alanını gözeterek ihtiyaca başlı olarak eğitimler ve toplantılar düzenler.

Kurum politikası destek eğitimlerinin içerikleri:

Temel kavramlar eğitimi

Kurum politikası aşamaları eğitimi

Başvuru/şikayet süreci eğitimi

İzleme ve değerlendirme